31 Mayıs 2011 Salı

DİYETİM GİTMİYOOOO!!!!

Bunu ne zaman yazacağımı gerçekten merak ediyordsum. Bazen kafam da planladıklarımı , uyuşuk yanım devreye girince nedense yerine getiremiyorum...Diyetim idare ediyor.En azından kilo almadım.. Verdiklerimi geri almadım...Ama nedense sıkılıyorum.. Yazmaktan ve uygulamaktan.. Geçen gün katıldığım Bahar temziliği programından sonra herşeyin bir de öbür yönüyle bakmayı kafam da oturtmaya çalışsam da yııların alışkanlığı malesef hemen değişemiyor.
Kararlar verirken, yaptığım başarıları  yazzıp, diğer bir plana geçecekkken bunu yapmaktan zorlanıyorum..
Her neyse.. Kendimi olumlu olan herşey ile donatıcağımm.ç Planlar uypamayı çok seviyorum.. Bunları yazmayı, maddelemeyi.. Uymaya gelince biraz zorlanıyorum..Belki de çok iddalı şeyler planlıyorum.. Herneyse..


Planladıklaım ve yaptıklarım:

-Dukan Diyeti yapacaktım.. malesef yapamadım.Kitabını almıştım. Fakat taşınma esnasında kaybettim.. Bir yerde okumuştum.. Diyetin kitabını okuyup, iyice inceledikten sonra bu diyeti uyapın, demişlerdi. ben de onun için başlamdım.. Bugün oğluşumla kitapçıya gitme planım var. Listeme bu kitabı eklemeliyim..

-Spor: Kaviyasyon, lenf drenaj ve b-fit.. Bunların hepsine birden başladım.. B-fite sadece yeteri kadar gidemedim.Bugün tartıdaki değeri görünce B-Fitte daha çok önem vermem gerektiğini farkettim..

-Bitki ÇAyları: Yeşil çay ve form çay günde en az 1 fincan kesin içiyorum. Bazen 2 bazen de 3 fincana çıkıyor. Düzenli olarak günde 2 fincan içmeye kendimi ayarlamalıyım.. yine de bu konuda iyi gidiyorum..

-Su: Günde içtiğim su miktarı da önemli. Ben su yeteri kadar içiyorum sanıyordum. Bir de ölçmeye başlayınca , doğru olamdığını anladım. şimdi ölçüyorum, yaklaşık günde 2,5-3 lt olmasını sağlıyorum. Haftasonu biraz sıkıntı olabiliyor. Altuğ ile kendimi unutuyorum.. Bir tek haftasonuna dikkat etmeliyim....

-Diyet Cola: İçtiğim diyet cola miktarını azaltmayı düşünüyorum. Evet !! bunu sadec düşünüyorum. malesef bu konuyu başaramıyorum.. Cola , işyerinde özellikle boşken beni oyalıyor sanırım. İçince rahatlıyorum.. Bu nedenle bu konuda kendimi çok zorlamak istemiyorum. Halbuki cola nmetaboliazmamı yavaşlatıyor, kabız yapıyor..Zaten kronik konstipe sorunu olan biri olarak buna esasında çok dikkat etmem gerek, malesef....

-Beslenme: Bu konuda çok zayıfım malesef... 3 haftadır diyet yapmaya çalışıyorum. Halen kafam da bir türlü oturtamıyorum.. Esasınsda çok basit.. Yemeyceksin!!! Ben hem yiyorum, hem de zararlı olan ne varsa yiyorum.. O nedenlede kilo ile ilgili hep bir sorunum var. Etrafımda 3-4 kilo fazlasdı için çabalayanları görünce daha da bunalıyorum esasında.. Ama ümidimi kaybetmeden , yediklerime dikkat edeceğim.. Yaklaşık 7 kg verdiğimde de diyetisyenime tekrar gideceğim. Yüzüm kalmadı, insanlardan yardım talep etmeye.. O nedenle 7 kg verip, diyetisytene gideceğim.. Bunu da Haziranın ortasına kadar halletmeliyim...


Evet arkadaşlar!!1 Diyet konum şimdilik böyle.. Bilemiyorum vallahi.. Burası da günlüklerime döndü.

30 Mayıs 2011 Pazartesi

HAFTASONUMUZ...

Bu hafta sonu pazar günü, Nilüferlerle berabert yaklaşık 1 yıl önce CNN TÜRK 'ta Vedat Miroro'un yemek programında tanıtımını yaptığı kurtköy de bulunana Özsüt Antep sofasına gittik.. Kurtköy de olması sebebiyle ancak Viaport Alışveriş Merkezine gittiğimiz döneme plan yapmıştık. Çok güzel karşıladılar. Çeşit çeşit yemeklerden tada tada devam ettik, yeme-içme işine.. İçine buz konulan yazın yenilen salatası çok enteresandı. Ben o kadar karışım ve sadece içinde ot olan şeyleri yiyemesem de o salatayı rahat rahat yedim. Onundışında içli köftesi, lahmacunu, kendilerinin yaptığı lavaşalrı çok lezzetliydi. Bunun dışında yediğimiz karişık kebap da çok güzeldi. Etler güzel pişmiş, fıstıklı kebap da nefisti. Yemeklerin ardından verdikleri katmeri ben çok sevemedim. Çok yağılı ve ağır geldi, bana. antepliler bu tatlıyı sabah aç karnına sütle yiyorlarmış..





Yemeklerin dışında çocuklarda düşünülmüş. Bahçede salıncaklar, oyun evi gibi birçok aktivite yerleride vardı. Altuğ oreada çok mutluydu. Hem yuvalama çorbasını hemencecik yedi, hem de vev giderken yolda 19:30 civarı uyumaya başladı. Gündüz uykuları da arada kaynayınca, 19:30 dan sabah 06:00 'a kadar uyanmadan uyudu.Uyurken, kaşık muhallebisi olan Aptamil bisküvili olan mamayı yedirdim.. Mışıl mışıl uyudu. Hava  güzeldi,, dışarda parkta oynamak onu çok mutlu yapmıştı.

Biz de eve gelince Altuğ hazır uyurken,bizde film izledik. Biraz tuhaf geldi, Altuğ'unun bu kadar uzuzn uyuması ..Ama dinlenmiş oldum, o da iyi geldi..
Bir haftasonumuz da böyle geçti:))))))

27 Mayıs 2011 Cuma

DİYETİM...

2 Haftadır başladığım, ara ara bozduğum ve yılnadan kaldığım yerden devam ettiği diyetim:))))
Bu hafta gerçekten çok kçaklar ooldu. Nedense kendimi ve kafamı bir türlü  toparlayamıyorum... Güzelim pohaçaları, tostları sabah sabah cafede görünce dayanamayıp, yediğim günler oldu...

benim gibi vermesi gereken kilo çok ise , insanın sürekli motivasyona ihtiyacı oluyor. Ben 1-2 kg fazlası olanları gördüğümde algılayamıyorum.. Ama sorun herkese göre büyük.. benim vermem gereken kilo 20 kg:((( ne halt edeceğim , nasıl başaracağım bazen çok karamsarlığa düşüyorum..

Bakımımla ilgili düzenlemelerime başladım, hiç de fena gitmiyor aslında. Bir de bu hafta Avent'in beni davet ettiği Burcu Hanımla Bahar temizliği etkinliği kendime getirdi , beni.. Farkındalığım arttı.. Ne kadar çok işle boğmuşum kendimi.. O günden beri her sabah bir niyet ile kalkıyporum ve gün sonunda kendimi değerlendirtip, yapabildiklerim için de kendimi taktir ediyorum.. Başara bildiklerimin değerini arttırıyorum.. Böylece ruhsal olarak da kendimi yeniliyorum.
Bu yaz boyunca hem bedensel hem de ruhsal yapılanmaya gireceğim.
B-fitte spora başladım. Ara ara detoks yaptırıyorum ve yarın kavitasyona balayacağım.. Biraz da yediklerime dikkat edersem , bu iş tamam..
3 Haziran da bir iş görüşmesi yapacağım..  5 Haziran da Ümraniye de yepğılan Bebek festivalinde konuşmacıyım.. Yani bu önümüzdeki günlerde yediklerime daha sıı dikkat etmeli ve o zamana kadar en az 3 kg vermeliyim.. Giydiklerim biraz daha düzgün dursun..

Dün akşam Altan'la da konuşarak eve aldığımız tüm abur-cuburları almama kararı aldık. çÜnkü biz yedikçe kilo alıyoruz, Altuğ da minik minik tadarak sağlıksız şeyler yemiş oluyor. Hem oğlumuza örnek olmak adına hem de sağlıklı beslenmek adına bu karaı uygulamaya başlayacağız.

Diyette bu hafta ipleri biraz daha sıkmayı, detoks yapmayı düşünüyorum. Bu önümüzdeki şoklayıp, sonra sağlıklı beslenme işine döneceğim. Lahan açorbası diyetini yapmaya çalışacağım..
Bakalım, neler olacak?????????????

ALTUĞ'DAN KARELER:)))


BABA-OĞUL CADDE DE DOLAŞIRLARKEN...





GECENİN 00:30 DAUYUMASI GEREKİRKEN, CNN TÜRKTE PROGRAM YAPAN SABA TÜMER'İ İZLEYEN ALTUĞ:(((




 



OĞLUM TÜM ZARARLI ŞEYLERİ ÇOOOOOKKK SEVİYOR: BUNLARDAN BİR DE ÇİKOLATA!!!

20 Mayıs 2011 Cuma

DİYETTİMM:((((

Başlıktan anlaşıldığı gibi , iyi gitmiyor. Bu hafta premenstural dönemimin ve şiddetli öksürük-aksırık olan dönemimimn gazabına uğradım. Aldığım ilaçlar kanamamaı etkiledi. Şimdi de oturunca kalkamıyorum, kalkınca oturamıyorum..haftanın ararsındaki 19 Mayıs tatili ve buna bağlı herkesteki rehavet benim de üstüme çöktü. Bu hafta diyet için kötü gitti. Yaz geldi, geliyor ben halen şişko:)))
Bu haft ayptığım iyi şeyler;
Suyumu içiyorum,
Yeşil çay ve form çayımı içiyorum,
B-fitte başladım:( eğlendim de:)))
Cilt bakımına gittim, ertelemedim:)) Uzmanın cildim için söyledikleri beni motive etti:))))
Vucut kremlerimi yani sıkılaştırıcıları düzenli olmasada daha sık kullandım,
Diyet yapamadım, ama kilo aldırıcılardan 1 gün hariicinde uzak durdum. Malesef 1 gün çikolatalı gofretleri hopur hopur götürdüm:((
Diyet cola miktarını azalttım. Bu miktar yeterli değilse de fena değil..
Geçen hafta işte böyleeydi.. Yaramazlıklarım da hafi,flemelere var. İnşallah bunun miktarı da artacak.
http://www.taylankumeli.com/diyet_itiraflariniz.asp buradan diyet yapanların itiraflarını okuyorum. Bazen bu tip forumlar bana çok ilham veriyor. Motivasyonumu arttırıyor.

Önümüzdeki haftadaki amacım artık diyetimi harfiyen uygulamak, b-fitte haftada 3 kere gitmke, kavitasyonumu iptal etmeden gitmek, cola çok çok az içmek, kremleri düzenli kullanmak...
Yandınız, eğer yazılarımı okuyorsanız bu kız hep aynı şeyleri yazıyor der, çekip gidersiniz.  Lütfen gitmeyin!!Beni motive edin!!!!

18 Mayıs 2011 Çarşamba

B-FİT ERENKÖY DE DENEME DERSİM:))

Malum diyet olayını kafaya takmış ve çok yavaş ilerleyen ben, spor yapmaya karar vermiştim. Bunun içinde değişik bir şeyler yapmalıyım veya beni sıkmamalı , diye düşünüyordum. B-fit'i kardeşimden duymuştum.30 dk. sürdüğünü ve etkili olduğunu söylemişti.

''b-fit oluşumuna 2006 senesinde ortaklardan birinin Amerika'da yaşarken benzer bir sisteme katılması ve günde yarım saatini ayırarak 2 beden incelmesiyle başladı. Bu konu ile ilgili 2 sene araştırma yapan ve eğitimlere katılan ilk ortak, başarısı bilimsel esaslara dayanan sadece Amerika'da 13 milyon kişinin katıldığı bu sistemin Türkiye ve Türk kadınları için daha farklı uygulanması gerektiğini düşündü. Bu bir üye ve spor salonu ilişkisinden öte olmalıydı. O andan itibaren b-fit oluşumu hızlandı ve her biri kendi konusunda çok deneyimli ve profesyonel 6 kadın bir araya gelerek bu sistemi Türk kadınlarının seveceği ve katılacağı bir formata getirdi.'' Kendilerini böyle anlatıyorlar..
''

Evime yakın olan Erenköy şubesine başvurup, bilgi aldım.Dün de deneme dersine randevum vardı.

Gerçekten çok zevkli geçti.İstediğim saatte gidebilirve sürekli antrenörle beraber çalışılabilinen bir sistem. O nedenle bana çok uygundu.30 dakika boyunca farklı aletleri kullanıyor ve platformda yer hareketleri yapıyorsun.Ben çok eğlendim. Çıktığımda da kendimi iyi hissediyordum..B-fitte kayıt olup,bunu denemeyi istiyorum..

Sizde b-fit'i denemek istiyorsanız, buradan http://www.b-fit.com.tr/bfitsubeler.aspx size en yakın B-Fit şubesine ulaşabilirsiniz.

16 Mayıs 2011 Pazartesi

DİYETİMM...

Tekrar Merhabalar,
Geçen bir hafta boyunca kimi kaçaklarla beraber 1 kg verdim. Bu da benim için başarı ..Çünkü hemen karar verip, diyete başlayamayan , sürekli ötleyen biri olarak, fena değil....

Hafta sonu enteresan bir durum, pre-menstüral dönemde olmama rağmen iştahım pek yoktu.Bu durum da işimi kolaylaştırdı. Ara öğün pek yapamasam da ana öğünlerimde pek de zararlı şeyler yoktu.
Bu sabah nesfit ve diyet süt ile güne başladım. Ardından çilekli yeşil çay ve şimdide kayısılı form çay içiyorum.


 Esasında Dukan diyetine kafayı taktım. Hatta geçen sene kitabını alıp, okumuş ve bir haftada güzel kilo vermiştim. Alternatifin biraz az...Yine bu diyet aklıma gelince internette aralştırma yapmaya başladım. Dukan Diyetinin resmi sitesinde http://www.dukandiet.com/ kişiye özel programı doldurdum. Tamamanen bana özel bir progrsam ortaya çıktı.68 kg beneim ideal kilommuş.6 gün atak,183 gün seyir ve 260 günde güçlendirme gününden oluşan bir program. Buna tamamne uyarsam 04/08/2012 de 68 kg olacağım..Esasında 189 günde 68 kg olup, 260 günde de kilo koruma programını yapacağım:18/11/2011 de istenilen ölçüdee olacağım.. Ne güzel kualaga nefis geliyor da... Uzuzn bir süreç..

İnternette dolaşıp, bununla ilgili blog var mı diye araştırınca hemen karşıma http://dukandiyetim.blogspot.com/ 

bu blog çıktı.Çok güzel.. Kitap almadan burayı takip ederek , bu diyeti yapabilirisiniz. Arkadaşın ellerine , kalemine sağlık..


Bu diyeti B-fit de yapacağım spor ve kavitasyonla hızlandıracağım.. İçeceğim bitki öçayları ve buraya yazı yazarak inşallah bu işi halledeceğim..
Esasında öncesi ve sonrası resmi koymayı düşünüyorum. Akşam Altan'a resmimi çektirip, bu yazının sonuna ekleyeceğim..

Göreceğiz, ya mutlu ya da rezil olacağım...

ALTUĞ ARTIK 16 AYLIK:)))

16 aylık bebek dünyayı tanımaya devam ettikçe yeni korkular geliştirebilir. ”Birden banyo yapmayı sevmemeye başladı”, ”Birden uyku onun için zor olmaya başladı” diyorsanız bu yazıyı okumaya devam edin. ”Minik beyin” büyüyor ve artık her şeyi anlamaya başlıyor.


Korkular :

Aslında çocuklarda hiçbir şey ‘’birden’’ ve ‘’sebepsiz’’ olmuyor. Onun gittikçe büyüyen ama bize göre halen küçük dünyasında her şeyin bir nedeni var. Banyodan korkuyordur;çünkü belki de son banyonuzda ayağı kaydı ve bu onu çok korkuttu. Banyo ve korkuyu aynı kategoriye koyarsa ,bebek banyodan kaçmak isteyecektir. Bu durumlarda banyoyu onun için güvenilir yaptığınızı ona söyleyin daha da önemlisi gösterin. Küvete birlikte girip onun güvenini kazanabilirsiniz. Bu yaşlardaki bebeklerin çok küçük su miktarlarında dahi boğulabildikleri raporlanmıştır.Lütfen dikkatli olun.

Onun hatırlama yetisi geliştikçe yeni korkular kapıda olacaktır. Aynı şekilde çocuğunuz ”doktor amca/teyze” yi görünce de çığlıklar atmaya başlayabilir. Bir ay önce yapılan aşı ile doktoru aynı kategoriye koymak onun için hiç de zor olmayacaktır. Tepkisine hazırlıklı olun ve onu anlamaya çalışın.

Altuğ'unun da banyo korkusu geçenlerde birden gelişti. Yüzüne birden su gelince birden aağlamaya başlamış, duştan korkamaya başlamıştı. Sonra sonra duşun ne kadar eğlenceli olduğunu anlayınca da vazgeçilmezi oldu. Bu sefer de banyodan çıkamıyor.

Hayır, Hayır :
16 aylık bebek büyüdükçe ”hayır” onun için bir oyun haline gelebilir. Bu sizin için kötü olacaktır.’’Hayır’’aynı zamanda onun bağımsızlık yolunda attığı minik adımların yansımasıdır. Dolayısıyla 2 yaş sendromuna hazırlık yapmaktayken onun dirençleriyle karşılaşmaya kendinizi hazırlamalısınız. Mümkün olduğunca onunla savaşacağınız alanlara girmeyin! Çünkü çok inatçı olmaları ve sizi bunaltmaları onlar için çok kolay olabilir. Onun yerine yapmasını istemediğiniz bir hareket içindeyse, onun dikkatini dağıtmak en kolay çözüm olacaktır. Bu yaştaki bir bebeğin Cezayı anlaması da son derece zordur.

Gerçekten bu ay Altuğ da fena bir inatlaşma var:)) Öyle böyle değil.. Herşeye değil. Ama istediği birşey olmayınca ortalığı yıkıyor bizim küçük adam...Ben de Altan da onunla inartlaşmaktansa , ortamı değiştirmeye , dikkatini dağıtmaya çalışıyoruz. çok kararlıysa bu bazen etkili olmasa da atlatıyoruz ...
Küçükler ama hereşeye yetiyorlar vallahi:)))

Hastalıklar :

16 aylık ve civarı birbebek sahibi anne babanın planlanmamış doktor ziyaretleri artabilir. Özellikle kış aylarında soğuk algınlığı gibi bazı çocuk hastalıkları gündeminizi doldurabilir. Çocuğun bağışıklık sistemi tam olarak oturmadığı için bebeklerimiz bu yaşlarda daha rahat hasta olabilmekteler. Salgın durumlarında çocuğunuzu hem hasta bireylerden uzak tutmalısınız hem de onun vitamin- mineral dengesini kontrol etmelisiniz. Bunu en kolay şekilde meyve ve sebze tüketimini arttırarak gerçekleştirebilirsiniz. Ayrıca sözlü olarak ifade edemiyorsa da ,huzursuz olan ve elini kulağına götüren bir 16 aylık çocuğun orta kulak iltihabı yaşayacağını düşünmelisiniz. Hastalık durumlarında:

1-Hastalıkla savaşmanın ilk yolu onu engellemektir. Koruyucu sağlık önlemlerine dikkat ediyor musunuz?
2-Hasta bebeğiniz için başvurduğunuz ilk kaynak ilaçlar olmamalı. Önce doktorunuzla görüşün.Her sorunda mutlaka ona gitmek zorunda değilsiniz. Ama artık doktorunuz sizi ve bebeğinizi tanıyor ona bir telefon açabilirsiniz.
3-Sık Antibiyotik kullanmanız durumunda bebek antibiyotiklere karşı savunma geliştirerek bu ilacı etkisizleştirebilir. Bebeğiniz hastalıkla savaşırken, siz sabırlı olun. Ona göstereceğiniz ilgi çok önemli olacaktır. Kelimenin tam anlamıyla Zaman her şeyin ilacıdır. Sık Antibiyotikle kısa vadede kazanırsınız ama uzun vadede kaybedersiniz.
4-Aşı takvimini iyi takip edin. Atlama yapmayın. Ülkemiz aşı takibi konusunda uluslar arası standartlara uyacak kadar gelişmiş durumda. Bu avantajı çocuklarınızın sağlığı için kullanın.
5-Çok sık doktor değişikliği yapmayın ;ama doktorunuzla iletişiminizin güçlü olmasını sağlayın. Sizi anlamadığını düşünüyorsanız, yeni bir doktor arayışına girebileceğinizi unutmayın.


Yürüme :

Alışveriş Merkezlerinde yeni yürümeye başlamış bir bebeği izlemek herkese keyif verir.16 aylık adam artık yürüme konusunda tecrübelenmiş olabilir. Ellerini açarak denge sağlamaya devam ediyor olabilir. Her adım attığında minicik yüzünde gülücükler oluşur. Kendince hızlı hızlı koşmaya çalışır ve döner sık sık arkasına bakar.’’Evet yapıyorum, başarıyorum, bak aynı annem gibi yapıyorum’’ der gibi düşünceleri halen gelişmeye devam eden mucize ürünü beynindedir.

Etrafına bakarak onay istemesine bayılıyorum, Altuğ'nun..

Bilgi Hapı:


16 Aylık Bebeğinizle yemek masasında savaşmak çok kötü bir durumdur. Bu durumdan kaçınmaya çalışın. Eğer yemiyorsa,onu kesinlikle zorlamayın. Belki önüne koyacağınız derin bir tabakta, kaşığını kendisi kullanarak yemek istiyordur. Ona bu fırsatı verin. Bir şeyleri başarıyor olmak onun hoşuna gider. Yemeğini bile kendisinin yiyor olması onu çok mutlu eder. Etraf biraz batsa da mutlu olursunuz. Biliyoruz…Söylemesi kolay yapması zor!!

Yemek olayında kendimi terbiye etmem gerek. Yemediği ya da daha az yediğinde sinirlerim bozuluyor. Zorlamıyor, onun keyfine bırakıyoruz. Önüne koyduğumuz yeömekeleri çatal ve bıçakla yemeği çok seviyor..Bİz de onu bu konuda serbest bırakıyoruz.Sık sık köfte yapıyorum.Önüne koyup, kendi kendine yemesini sağlıyoruz...


16 aylık olan Altuğ , mimikleriyle o kadar tatlı oldu ki:)))


kaynak:http://www.bebekolay.com/16-aylik-bebek-korkularla-nasil-basedilir/

12 Mayıs 2011 Perşembe

MERHABALAR,

Diyetimle ilgili yazacağım.. Nasıl mı gidiyor? fena sayılmaz..
Ben her zaman diyete karar verdiğimde geçiş aşamam biraz kademeli oluyor. Her nedense birsden diyete başlıyamlıyorum. Onun için kendimi hiç kasmadan yavaş yavaş istediğim diyete geçiyorum.
Yedikelrimi epey bir kıstım. Özellikle ekmek olayını azaltım.. Ivır-zıvırları tam olarak kestim.Diyet coladan tam olarak vazgeçemiyorum. Diyet çayımı ve yeşil çayımı içiyorum. Selüleit kremlerimi kullnıyorum, artık düzenli.
Kavitasyon işi biraz karıştı. Randevuları karıştırdığım için önümüzdeki hafta başlayacağım. Hayatıma hareketi , sporu sokmalıyım.. Diyetisyen arkadaşım da aynı şeyi söyledi.Onun için dün B-Fit ile görüştüm. Sistemleri tam bana göre . Yarın deneme dersim var. Sonra da kayıt yaptırıp, devam edeceğim. Gelmeyince kendileri de arıyorlarmış.Tam bana göre.. Bu sisteme göre mayıs sonu ve haziran ayı boyunca spor, kavitasyon ve diyetle epeyce bir yol almış olacağım..

Dün bloglar arasında dolaşırken, yabancı bir blogda sağlıklı kahvaltı menüleri ve yemekleri görünce kendime , diyete de uygun yemek menüleri çıkardım. Dün hemen başaldım. Akşam ızgara köfte ve gavurdağ salatasıydı menü..

Bu akşam zeytinyağlı fasulye ve yeşil salata..Hatta dün gece bu gazla taze fasulyeyi 1 yemek kaşığı zeytinyağ ile pişirdim, bile:))))

Benim hastanedeki yemeklerime de dikkat etmem gerek. Hastane yemeklerine düzenlenen diyetim var esasında. Fakat yemekeler çok yağlı. O nedenle genel de cafede yiyorum..O konuda da kendimi terbiye etmem gerek:))

İşte böyle !!!!!

10 Mayıs 2011 Salı

DİYETTEKİ İLK GÜN..

Diyetteki ilk günüm..
Tabii ki daha akşam olmadı.Göreceğim..
Sabahleyin kendime acı çektirmemeye karar verdim. Yani 13 günlük şok diyeti yapmayacağım. Çünkü bu diyetler sonrasında daha fazla kilo almış oluyorum. Diyetisyenimin verdiği diyeti yapmaya karar verdim. Bunda da dünkü yazıma Peri'nin yazdığı yorumdan sonra karar verdim..


Şimdilik fena gitmiyor.Zayıflama ve yeşil çayımı içtim. Doğadanın çilekli yeşil çayını aldım. Tadı çok güzel. Normal de yeşil çayı pek sevmem. Zayıflama çayımı da yine Doğanın kayısılı form çayını aldım. sabah onlardan birer tane içtim. Birazdan yeşil çaydan bir tane daha içeceğim. Evde akşam da ikisinden birer tane daha içeceğim.
Sabah evden çıkmadan elma sirkeli suyu içtim. Ama itiraf etmeliyim: sabah sabah iğrençti.
Kahvaltıda kepekli beyaz peynirli tost, öğlen tavuk ızgara ve salata yedim..Akşama da ıspanak ve yoğurt ile yeşil salata yemeği planlıyorum..
Saat 17 :00 de kavitasyon randevum var. 30 dk kavitasyon, 15 dk power plate..
Diet cola malesef içtim. İçmeden de pek duramıyorum..
Su , güzel güzel içiyorum..

Önemli olan akşam.. Bakalım diyetimi bozmadan devam edebilecekmiyim???

9 Mayıs 2011 Pazartesi

DİYETTEYİM.::(((

Geçenlerde okuduğum bir yazı üzerine buradan sizlere açıklayarak zayıflama çabalayacağım. Belki sanal ortam da yapacağım açıklamalar bir işe yarar.
Yaklaşık 6 yıldır tüp bebek ünitesinde çalışmaktayım.Tüp bebek ünitesine başladığım zaman 40 bedendim. Bu durumdan da hiç memnun değildim.Aaaahh!! Keşke şimdi 40 beden olsam.Şimdi 42 bedene bile razıyım..
Tüp bebekte çalışıp, hastane yemekleri, sabah kahvaltı ve akşamüzeri atıştırmaları ve hastalardan gelen çikolata ve tatlılar sayesinde 6 yılda yaklaşık 25 kilo birden aldım. Ondan önce hep kontrollü olan ben artık, kendini kontrol edemeyen önüne geleni yiyen obez biri olup çıktım.
Oğluma hamile kalmadan önec 7 kg vermeyi başardım. Hamilelik süresince de 5-6 kg alalrak tamamladım. Lohusalık dönemimde doğumdan 15 gün sonra  8 kgr vermiştim. Fakat sütümdeki ve bendeki psikolojik sıkıntılardan dolayı verdiğim 8 kg  +2kg ile tamamlayarak 10 kg aldım:((
İşe başlayıp, eski düzenime dönünce artık kendimi toplamaklıyım diyerek yaklaşık 6-7 haftada 8 kg verdim. O bile beni çok mutlu etti. 46 beden kıyafetleri bıraktım, 44 lerle devam ediyordum.
Lakin herzaman ki gibi bu 8 kg sonrası havaya girerek , kontrolümü azalttım ve +4kg geri aldım..
Bu döngü hep böyle gidecek gibi görünüyor. O nedenle buradan herşeyi yazmaya karar verdim. Amerika da varolan böyle bir site hakkında bir psikolog , inasnların sosyal ortamlarda yaptıkları itirafların çok etkili olduğunu söylüyordu. ben de kaç zamandır, artık kendimi toparlamalı ve bloğuma da yazmalıydım. Buradan atrık yaptığım herşeyi yazacağım.. bakalım nasıl bir etkisi olacak. beni motive eder diye düşünüyorum.
Sadece yaptığım diyeti ve yazdığım herşeyi ben planladığım için lütfen siz kendinize uygulamayın.. Ya da doktorunuza falan danışın!! Her ne kadar bu diyet işelriyle senelerce uğraşsam da tabii ki ben diyetisyen değilim..

Gelelim planıma:

*Yarın itibariyle 13 gün süren bir şok diyet yapacağım. Bunun sebebi ilkten biraz hızlı kilo verip, motivasyonumu arttırmak. Ardından da dukan diyetini yapmayı düşünüyorum..Ya da diyetisyenimin verdiği diyet ile sağlıklı olarak kilo vermeye çalışırım...

*Bunun yanı sıra sporu hayatıma sokmam gerek. Onun için çarşamba günü evin yolumunda üstünde olan B_Fite gidip, deneme dersine katılacağım.Eğer memnun kalırsam, oraya yazılacağım.

*Daha evvelden satın aldığım kavitasyon seanslarım var. Onları da etkinleştimeyi planlıyorum.

*BUnları yanında  günde 3 lt kadar su içeceğim ve günde 3 bardak zayıflama çayı ve yeşil çay kullanacağım. Zayıflama çayının amacı, ben kronik bağırsak sorunu yaşayan biri olarak , dönem dönem ilaç veya bu çaylardan destek alıyorum..

*BUnu yapmalımıyım bilemiyorum amam , hergün kıyafetlerimle fotoğrafımı çekip, buraya eklesem mii...Bakarsınız zayıfladığımda öncesi - sonrası diye gösteririrm..Bunu biraz daha düşünmeliyim..

*Hergün kutu kutu içtiğim diet coladan da vazgeçmeliyim..

*Hastane ve cafe de yediklerime son!!

*Sabah evden çıkmadan elma sirkeli su içmeliyim.. bu ne kadar etkili açıkçası bilemiyorum..Ama denemekten ne zarar gelir ki !!!

*Diyet yaptığımı eşime ve çevremdeki arkadaşlarıma söylemeyeceğim. artık milletin yüzüne bakamayacağım:))

*Her gün buraya da neler yaptım ve neler yapamadığımı da yazacağım..Bakalım neler olacak????


HEDEFİM:

Kısa dönemde ( mayıs ayı sonuna kadar) 8-10 kg arasında vermek.
Yaz sonuna kadar kış başında ise 25 kg vermiş olmalıyım..

Böyle yazmak bakalım beni ne kadar motive edecek; göreceğim...

6 Mayıs 2011 Cuma

ÖYLESİNE BİR YAZI!!

ALTUĞ hastalandı ve çok mutsuzum..Her ne kadar sağlıkçı olsam da sorun oğlumla ilgili olunca çok fena oluyorum. 3 gündür ara ara olan ateşi dün gece hiç düşmeyince , endişelerim arttı. Ve doktoru Zermine Hanımla konuşunca , dişten dolayı ates olacaksa 2-3 gün sürermiş. Fakat biz 3 günü tamamladık. Altuğ'unun hiç burnu akmıyor,öksürmüyor. Bundan dolayı azılarını çıkardığı dönemde olunca , Otit olayını kaçırdım. Tabii ki bu durum da moralimi bozdu. Oğlum antibiyotik ve parasetamollerle dolu recete ile evde , neredeyse sürekli uyuyarak günümüz geçiriyoruz. İştah durumu da çok fena.. Çok yoruldu , oğluşum..
İnşallah bir an evvel iyileşir. Hastalanması haftasonu olmasının iyi tarafı evde olmama, kötü tarafı etkinliklere katılamama durumu.::((
Şu an salonda yemek programını syrederken bu yazıyı yazıyorum.. Ve canım da çok sıkkın..
Yazının başlığını yazdığımda aklımda yapacağım diyet ve zayıfalama programımı yazacaktım.. Birden yazı Altuğ'unun hastalığına geldi..

4 Mayıs 2011 Çarşamba

Torium Alışveriş Merkezi ve İstanbul Çocuk Tiyatrosu (ICT)’den annelere özel…

“DİNOZORLARA YOLCULUK SERGİSİ” TÜM ANNELERE BEDAVA!!!

Anneler Günü’nde çocuğuyla birlikte Torium Alışveriş Merkezi’ndeki “DİNOZORLARA YOLCULUK SERGİSİ”ni ziyaret eden anneleri, heyecan ve macera dolu bir gün bekliyor!

Yoğun istek üzerine 12 Haziran’a kadar uzatılan sergi, çocuğu ile birlikte gelen annelere kapılarını ardına kadar açıyor… Torium Alışveriş Merkezi ve İstanbul Çocuk Tiyatrosu (ICT) tarafından Türkiye’ye getirtilen “Dinozorlara Yolculuk Sergisi”, tüm annelere çocuklarıyla birlikte unutulmaz bir deneyim yaşatacak!

Londra’nın dünyaca ünlü doğa tarihi müzesi Natural History Museum’ın dinozorlarını yakından görerek, 65 milyon yıl öncesinin gizemli yaratıklarının dünyasına uzanan bu keyifli yolculukta, çocuğunuza keyifle eşlik edebilirsiniz…

2 ay gibi kısa bir sürede her yaştan çocuğun ilgi odağı olmayı başaran sergide; dinozorlar aleminin kralı olarak bilinen T-REX başta olmak üzere, kısa ama dayanıklı ve güçlü bacakları ile ANKYLOSAUR, boynuzlarıyla hafızalara yerleşen TRICERATOPS, balıkla beslenen BARYONYX, Devekuşu dinozoru olarak bilinen ORNITHOMIMUS ve yumurta hırsızı olarak ünlenen OVIRAPTOR dikkat çekiyor…

Dünyanın en gelişmiş robotlarını üreten Japon “Kokoro” firması tarafından müze için geliştirilen, hareketli ve ses çıkaran dinozorlar, Torium Alışveriş Merkezi’nde kurulan 600 m2’lik sergi için özel olarak hazırlanan alanda sunuluyor.

Dinozor’larla macera dolu bir yolculuğa çıkma fırsatını kaçırmayın!

* Sergi, 2 yaş altındaki çocuklar için tavsiye edilmemektedir. ( bu nedenle biz de gidemiyoruz, malesef:((  )

http://www.istanbulcocuktiyatrosu.com/

Tel: 0212 347 98 07

Sergi Adres: Torium Alışveriş Merkezi / 0212 699 90 50

2 Mayıs 2011 Pazartesi

ALTUĞ İLE GEÇEN HAFTASONUM:))




Altuğ ile bu haftasonu başbaşa geçirdik. Pazar sabahı 08 de kalkıp, beraber kahvaltımızı yaptık. Biraz oyundan sonra saat10:00 gibi uykuya daldı, Altuğ paşa..Saat 12:00 civarı uyandı. Ufak bir atıştıma yapıp, kendimiz Bağdat caddesine attık. Arabasına kurulan paşam ile yürüyerek caddede turladık. Caddede önce blogger arkadaşım Sena ile karşılaştık. Önümüzdeki hafta Emziren Annelerin Toplantısından önce tanışmış olduk. Çok komik, yüzyüze tanımasak bile birbirimizin herşeinden haberdarız. Oğluşu Doruk ile artık haftaya tanışıtrız.. Sena 'dan ayrıldıktan sonra Müjde ile karşılatık. Müje'nin oğluşu Mert de nasıl güzel büyümüş.. Uyuduğu için sevemedik, artık başka bire zamana:))
Onlardan da ayrıldıktan sonra Altuğ'a gratisten kavanoz amma ladık.. Caddede bankata oturup, bir güzel yedikten sonra evin yoluna döndük. Planım daha çok dolaşmaktı. Fakat sanki kapar gibi oldu. Yağmur yağar ve yollarda rezil olurum diye eve dönmeye karar verdik. Dönüş yolunda da kuzenim Serkan ve eşiyle karşılaştık. Onlarla da ayaküsütü muhabbet edip, eve gittik. Yoldan ben okumak için gazete ve dergiler aldım. Altuğ eve geldiğimizde uyuyakalmıştı. Onu yatağına yatırıp, cola eşliğinde dergi ve gazetelerimi okudum..
Yaklaşık 16:30 civarı Altuğ uyanınca ,bisikletiyle beraber bahçeye çıktık. Ne şanslıydık ki apartmanda oturan iki çocukta bahçedeydi. Altuğ onlarla da oynadı. Çok mutlu oldu oğluşum:)))





Altuğ eve gelince de oyuncaklarıyla oynadı. Çadırına girip, saklambaç oynadık. Dişlerimizi fırçalamaya çalıştık. Daha çk fırçaladım. O hiç elletmedi, dişlerini..
Sonra salonun ortasına getirdiği oyuncaklarıylşa oynayıp, oyuncakları yetmiyormuş gibi bir de sürahimizle de oynadık. Bana su koyup, şerefe yaptık..Balkondan çamaşırları topladık, beraber. ben katladım, Altuğ dağıttı.. Birkaç kez bunu denedikten sonra Altuğ'u serbest bıraktım..







Sonunda akşam yemeğimizi yedikten sonra , 19:30 gibi Altuğ ilk defa gece uykusuna bu kadar erken yatmış oldu.. sanırım küçük beyimizi hava çaprtı..
Altuğ ile beraber geçirdiğimiz pazar da böylece geçti-gitti:))